• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi7
Bugün Toplam114
Toplam Ziyaret5140783
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları
Ahmet Emin Seyhan
ahmeteminseyhan@gmail.com
Din Ayrı Gelenek Ayrı Şeylerdir
22/02/2019

Din Ayrı Gelenek Ayrı Şeylerdir

Günümüzde bazı kimseler, gelenekten gelen bazı uygulamaları dinî bir kural/ emir zannederek körü körüne bu geleneği savunmaya devam etmekte ve üzerinde değişiklikler yapılmasına karşı çıkmaktadır. Oysa gelenek ayrı, dinin kuralları ayrıdır. Dine uygun gelenekler olabileceği gibi İslâm’a aykırı gelenekler de olabilir. Bu bakımdan “yanlış geleneği” kutsamak, tabulaştırmak, değiştirilmesine karşı çıkmak, kendisini uyaranları yaftalamak, halkı gerçekleri söyleyenlere karşı kışkırtmak ve bu gibi samimi kimselere iftiralar atmak son derece yanlıştır. Böyle yapanlar şeref yoksunu ve namus fukarası tiplerdir.

Diğer taraftan İslâm’a uygun bazı gelenekleri bidat zannedip toptan kaldırılmasını önermek de isabetli değildir. Ne demek istediğimizi (her zaman ki gibi) misallerle açıklayalım ki yanlış anlaşılmalara mahal vermeyelim.  

Örneğin “Kadir Gecesi” haricindeki kandil gecelerinin de kutlanması iyi bir gelenek olup bunlar başka kültürlerden müslüman kültürüne geçen güzel âdetlerdendir. Bu kutlamalar dinin özüne ilişkin değildir. Bu bakımdan bunların din zannedilip kaldırılmasını teklif etmek de doğru değildir. Zira bunlar müspet örf, âdet ve gelenekler cümlesindendir.

Diğer taraftan kandil kutlamalarında yapılan bazı yanlış uygulamaları eleştirip düzeltilmesini savunmak ayrı, bunları bidat zannedip toptan kaldırılması teklif etmek ayrı şeylerdir. Bu gecelerde yapılan yanlışların düzeltilmesini istemek veya bu gecelerle ilgili Hz. Peygamber’in sözü gibi aktarılan uydurma hadisler hakkında müslümanlara doğru bilgiler verilmesini talep etmek elbette olması gerekendir. Ancak bu kutlamalar doğrudan dinin özüne ilişkin olmadığı için bunları bidat olarak değerlendirmek ve toptan kaldırılmasını teklif etmek de isabetli değildir. Dolayısıyla din ile geleneğin birbirine karıştırılmaması gerekir.

Aynı şekilde Süleyman Çelebi’nin yazdığı Mevlid’i okumak güzel bir gelenektir. Bu âdet, dinin özüne ilişkin değildir. Zira bu Mevlid okuma geleneği sonradan ortaya çıkmıştır. Ancak Mevlid okuma vesileyle bir araya gelen müslümanların yapılan dinî sohbetleri dinlemeleri, toplu dua etmeleri, Hz. Peygamber’i anmaları bu arada birbirlerinin halini hatırını sormaları ve sosyalleşmeleri güzel şeylerdendir. Bu bakımdan doğrudan dinin özüne ilişkin olmayan Mevlid okumayı bidat olarak değerlendirmek uygun değildir. Kaldı ki din ayrı gelenek ayrıdır.

Bununla beraber Mevlid okutulduğunda “olağanüstü sevaplar kazanılacağı beklentisine girmenin veya ölen kişinin günahlarının tamamının affedileceği zannetmenin büyük bir hata/ gaflet/ inanç/ algı olduğunu söylemek” elbette gereklidir. Aynı şekilde Mevlid okutanların yanlış beklentiler içine girmesine neden olan bu tür söylemler ile “Hz. Peygamber’in aşırı şekilde yüceltilerek örnek alınamaz konuma yükseltilmesine neden olan Mevlid’in içindeki bazı bölümlerin “gerçekler” değil sadece adı geçen şairin “duygusal ifadeleri” olduğunu söylemek” ve bunlar hakkında müslümanlara sağlıklı ve güvenilir bilgiler verilmesini istemek elbette olması gerekendir.

Sonuç olarak, gelenek ayrı, dinin kuralları ayrıdır ve ikisi birbirine karıştırılmamalıdır. Geleneğin yanlışlarını eleştirip düzeltilmesini savunmak ayrı, geleneği bidat olarak görüp toptan reddetmek ve kaldırılmasını önermek ise ayrı şeylerdir. Bu konuda ifrat ve tefrite düşmemek gerekir. Dolayısıyla güzel gelenekler yaşatılmalı, zararlı gelenekler ise müslümanlara anlatılarak tashih edilmeli, işin doğrusu öğretilmeli, aşırılıklardan ve popülist söylemlerden kaçınılmalıdır.  (04.05.2018)

Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Emin SEYHAN                     

Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi



918 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

“Anne” ile “Biyolojik Anne” Arasındaki Fark - 28/12/2019
“Anne” ile “Biyolojik Anne” Arasındaki Fark
Hamaseti Bırak Gerçeklere Bak! - 28/12/2019
Hamaseti Bırak Gerçeklere Bak!
Din Sömürüsünün Kullanışlı Aparatı Putlar! - 28/12/2019
Din Sömürüsünün Kullanışlı Aparatı Putlar!
“Vasatiyye Hareketi” Bir Tuzaktır - 28/12/2019
“Vasatiyye Hareketi” Bir Tuzaktır
Kuraklık, İsraf ve Şükürsüzlük - 28/12/2019
Kuraklık, İsraf ve Şükürsüzlük
Gelecek Nesiller Neden İslâm’dan Nefret Edecekler? - 28/12/2019
Gelecek Nesiller Neden İslâm’dan Nefret Edecekler?
Akademisyen ve Siyasetçi İlişkisi Üzerine - 28/12/2019
Akademisyen ve Siyasetçi İlişkisi Üzerine
Secde Ne Anlama Gelmektedir? - 28/12/2019
Secde Ne Anlama Gelmektedir?
“Baba” ile “Biyolojik Baba” Arasındaki Fark - 28/12/2019
“Baba” ile “Biyolojik Baba” Arasındaki Fark
 Devamı
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451532.5815
Euro34.684134.8231
Saat