• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi7
Bugün Toplam340
Toplam Ziyaret5141637
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları
Recep ŞAHAN
recepsahan@hotmail.com
Fetih ve Fatih
29/03/2013

Fetih kelime itibariyle ”Açmak” demektir. Bir düşman beldesini, bir şehri harp veya sulh yoluyla ele geçirmek ve kapılarını İslam’a açmak anlamına gelmektedir. Fetihin İslam tarihinde özellikle iki yer için kullanılması anlamlıdır. Mekke’nin fethi ve İstanbul’un fethi.

         İstanbul’un fethi de İslam tarihinde en az Mekke’nin fethi kadar mühim bir yere sahip. Efendimiz(sav)’in bu husustaki hadisi İstanbul’un fethinin ne kadar mühim olduğunu göstermektedir. "Konstantıniyye(İstanbul) elbette fetholunacaktır.onu fetheden komutan ne güzel komutanve onun askerleri ne güzel askerdir ( Müsned- Ahmed b.Hanbel) Efendimiz’in bu müjdesi kendisinden sonraki  Müslümanları harekete geçirmiş ve bu kutlu müjdeye nail olabilmek için İstanbul defalarca muhasara edildi. Kaynaklarda muhtelif rakamlar veriliyor ama en ilginç olanı İstanbul’un 29. muhasara ile fethedildiği bilgisidir ki Fetih Suresinin 29 ayet olması da bu bilgiyi daha da ilginç hale getiriyor. İstanbul Emeviler, Abbasiler ve Osmanlılarca defalarca muhasara edilmiş ancak Konstantiniyye’yi İstanbul yapmak ancak sultan Fatih ve onun şanlı ordusuna nasip oldu.

         Efendimiz miladi 632 de vefat etti ve İstanbul da 1453’te fethedildi. Aradan tam 821 sene geçtikten sonra fetih gerçekleşti ve bu mübarek müjdeye sultan II.Mehmed ve ordusu nail oldu. II. Mehmed Fetih ile birlikte “Fatih” olurken aynı zamanda “Ne güzel kumandan” oldu.Ordusu da ”Ne güzel asker” oldu.

Fetih hareketi Efendimizin vefatından sonra miladi 672 yılında O’nun mihmandarı olan Ebu Eyyub el- Ensari ile  başladı. İşte Ebu Eyyüb el-Ensari bu muhasarada şehid olduğu için kabri İstanbul’dadır. Eyüp ilçesi de adını bu mübarek sahabiden almaktadır.

Fatih İstanbul’a girince tıpkı  Mekke’nin Fethinde Efendimiz’in yaptığı gibi umumi af ilan etti. Mahkumları serbest bıraktı. Bu mahkumlar arasında iki tane de filozof din adamı vardı.Fatih onlara cezalarının sebebini sordu.Onlar şu cevabı verdiler:  Biz Bizans’ın en ileri gelen papazları idik. Kralın zulmünden işkencelerinden yaptığı rezalet ve sefahatten dolayı kendisini ikaz ettik. Akıbetinin kötü yıkılışının yakın olduğunu ve devletinin çökeceğini söyledik. O da bu ikazımıza kızarak bizi zindana attı”.

         Bu ifadeler Fatih’in dikkatini çekti.Papazlara Osmanlı devleti hakkındaki düşüncelerini sordu. Onlar da ancak bir müddet sonra kanaatlerini bildireceklerini ifade ettiler. Fatih onlara bir berat vererek serbestçe araştırma yapmalarını sağladı. Bu iki papaz bir gün sabahın erken saatinde bir bakkala giderek bir şeyler almak istediler. Bakkal onlara: “Ben siftah yaptım.Siftah yapmayan komşudan alın!.” dedi. Daha sonra bir  çarşıya girdiler ki, o esnada ezan okunuyordu. Esnaf, dükkânını kilitlemeden camiye gidiyordu. Hiç kimse bir başkasına haset etmiyor ve kıskançlık beslemiyordu. Kaç şehir dolaştıkları halde mahkemelerde ağır cezalık bir davaya rastlamadılar. Hırsızlık, katil, ırza tecavüz dolandırıcılık adeta meçhuldü.

Papazlar en sonunda bir akşam üzeri  hava kararırken kızlarını bir medreseye gönderdiler. Kızlar kapıyı açan gençlere:  “Hava karardı, yolumuzu kaybettik bizi bu gece misafir eder misiniz?. Çaresiziz.” dediler. Talebeler, kızları içeri alıp kendi odalarını bu iki kıza verdikten sonra araya bir perde gerip mangal başında sabahladılar. Sabahleyin de kızları yolcu ettiler. Papazlar gecenin nasıl geçtiğini sorunca şu cevabı aldılar: “Kendileri yatıp uyumadılar yerlerini bize verdiler. Odanın bir kenarına çekilip sabaha kadar mangalın başında beklediler. Ortadaki mangal ateşini ellerine alıp bırakıyorlar. Birbirlerine dehşetle. —Rabbimiz bizleri cehennem azabından korusun! diyorlardı”.

Bu iki papaz Osmanlı ülkesini uzun tetkikten sonra Fatih’in huzuruna gelerek durumu rapor edip “Bu millet ve devlet böyle giderse kıyamete kadar devam eder. Böyle bir ahlak ve yaşayışa sahip olan insanların dini elbette hak dinidir“ diyerek kelime-i Şehadet getirdiler ve huzurda Müslüman oldular.

Fetih ve İstanbul’un fethi ve fatih iler alakalı anlatacak çok şey var ama yerimiz kısıtlı olduğundan şimdilik bu kadarla iktifa edelim. Fethin 557. yıl dönümünde Sultan Fatih Muhammed han ve şanlı askerlerini bir kez daha rahmetle anıyor mekanları cennet olsun diyoruz.29.05.2010

 

İRTİBAT:kurugeris@hotmail.com



3255 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

SİZİN KADİR GECENİZ NE ZAMAN? - 19/05/2020
Sahi sizin Kadir Geceniz ne zaman? Çoğumuz Ramazanın 27. Gecesine odaklandık değil mi?
CENNETE TÜNEL AÇMAK - 05/05/2020
Cennet her Müslümanın hayalidir. Rabbimiz bizi bu dünyada sınava tabi tutuyor.
HÜZÜNLÜ RAMAZAN - 24/04/2020
Dünya aylardır Koronavirüs salgını ile boğuşuyor. Ülkemizde de hastalığın yayılmasını önlemek maksadıyla bir dizi tedbirler alındı.
HAYIRDA YARIŞMAK - 17/04/2020
Devletimiz tarafından “Biz Bize Yeteriz Türkiye” yardımlaşma kampanyası başlatılıp da bağışlar yağmur gibi yağmaya başlayınca aklıma Tebük seferi öncesi yaşananlar geldi.
İMAMLAR VE DOKTORLAR - 31/03/2020
Millet Koronavirüs ile savaşırken şu malum “hastalıklı kafa” yine ortalığı bulandırdı. Neymiş 150 bin imam bir doktor etmezmiş! İmamlar ile doktorları kıyas etmek ne kadar doğru dersiniz?
İYİ-KÖTÜ-ÇİRKİN - 18/03/2020
Bir süredir dünya gündeminin ilk sıralarında “Koronavirüs” yer alıyor. Koronavirüs’ün anavatanı Çin. Daha sonra dünya çapında yayıldı. “Acaba ülkemizde de vaka olur mu?” sorusu hep gündemdeydi.
CORONA MI SİGARA MI? - 04/03/2020
Bugünlerde gündem “coronavirüs”. Dünyada hızla yayılan ve ilk çıktığı Çin’de 2500 kişinin ölümüne sebep olan ölümcül bir virüsten bahsediyoruz.
NAMAZ EĞİTİMİ - 19/02/2020
Hayatımız ezanla başlar namazla biter. Doğduğumuzda ilk duyduğumuz “Allâhü Ekber” sözüdür.
MUSİBETLERİ NASIL OKUMAK LAZIM? - 05/02/2020
Dünya insan için bir imtihan yeridir. Dünya denen şu hanede iyi veya kötü denebilecek çeşitli olaylarla karşılaşırız. Nimetle de karşılaşabiliriz musibetle de.
 Devamı
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451532.5815
Euro34.684134.8231
Saat