• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam90
Toplam Ziyaret5141387
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları
Ahmet Emin Seyhan
ahmeteminseyhan@gmail.com
Hakaret Etmeyi Bırak! Varsa Fikrini Söyle!
27/11/2014

Hakaret Etmeyi Bırak! Varsa Fikrini Söyle!

Karşısındaki insanı dinlemeden, ne söylediğini anlamadan, kendi kafasındaki mevcut şablona göre bir kanaat oluşturan sonra da hakaretlere başlayan aklı kıt insanlar her dönemde olmuştur. Bu tür fanatikler (cemaat/ tarikat/ parti/ takım/ ideoloji mensubiyetiyle hareket eden zavallılar) aklı, mantığı, evrensel hukuk ve ahlak ilkelerini bir kenara koyup duygularıyla hareket etmişlerdir.   

Kur’an ve Sünnet’in ilke ve esaslarına uygun farklı görüş ve düşünceleri “İslam ümmeti için bir rahmet” olarak değerlendiren Hz. Muhammed’in bu uyarısını dikkate almayan böyle ham/ kaba Müslümanların İslâm’ı hakkıyla temsil edebilmelerine imkân ve ihtimal yoktur.

Çünkü dinî ve ahlâkî değerleri tam olarak anladığı, uyguladığı ve savunduğu iddiasındaki bu kimseler karşıt fikri tenkit edip çürütmek yerine her türlü hakareti yapmayı, nefret söylemi geliştirmeyi, itibarsızlaştırmayı, değersizleştirmeyi bir marifet zannetmişlerdir.

Dindar (!) olduğunu iddia eden bu kimseler muhataplarına cevaplar veremeyince halkı yanlarına çekebilmek için ehil ilim sahiplerini “sapıklık ve tekfirle” suçlamışlardır. Bu tür bağnaz ve fanatik kimselerin düşünce ve ifade özgürlüğüne gösterdikleri saygı, onların ne kadar dini bütün kimseler (!) olduklarını ortaya koyması bakımından ilginçtir.

Farklı bir düşünceyi anlamaya çalışmak ve ikna edici cevaplar vermek yerine o düşünceyi seslendirenin kişiyi, “sarhoş, ayyaş, kâfir, münafık, mecûsî, ateist, komünist, zındık, ehl-i sünnet düşmanı, hadis düşmanı, İslam düşmanı vs.” olmakla suçlamak asla ikna edici değildir. Zira böyle yapmak, orta sahada top çevirmektir veya laf ebeliği yapmaktır ya da topu taca atmaktır. Böyle yapanlar varsa fikirlerini/ tezlerini öne sürmeli ve herkesi ikna edecek tespitlerini dünya kamuoyu ile paylaşmalıdırlar.

Bir kâfir bir konuda hakaret etmeden bir şey söylemişse ve onun söylediği o şey sizin düşünce ve inançlarınıza aykırıysa size düşen görev; bu fikri “ilmî veriler ışığında tenkit etmek” ve gerçeğin ortaya çıkartılmasına katkı sağlamaktır.

Bir müsteşrik bir konuda bir şey söylemişse ve onun söylediği o şey sizin düşünce ve inançlarınıza aykırıysa size düşen vazife; bu fikri çürütecek fikirler üretmektir.

Bir ateist hakaret etmeden bir konuda bir şey söylemişse, kafa karıştıracak sorular sormuşsa ve onun söylediği o şey sizin düşünce ve inançlarınıza ters geliyorsa size düşen görev; sorulan bu sorulara muknî cevaplar vermek ve hakikatin ortaya çıkartılmasına katkı sağlamaktır.

Bir müşrik bir konuda bir şey söylemişse ve onun söylediği o şey sizin görüşlerinize aykırıysa, size ters ve anlaşılmaz geliyorsa size düşen vazife; bu fikri tenkit etmek ve hakikatin ortaya çıkartılmasına destek olmaktır.

O kâfire/ müsteşrike/ ateiste/ müşrike hakaret ederek “haklı çıkacağını zannetmek, bu tür kolay yolları seçerek sonuç alacağını zannetmek, bu kimselerin özel hayatlarındaki hatalarına dikkat çekmek” popülist bir tavırdır.

Bunun yerine muhataplarına ikna edici bilgiler vermek ve düşünmeye sevk edecek sorular sormak gerekir. Nitekim Hz. Hûd, Hz. Nûh, Hz. İbrahim, Hz. Musa ve diğer bütün peygamberler bunu yapmışlardır. Kur’an bunun sayısız örnekleriyle doludur. Böyle yapmak yerine sözel, fiziksel ve psikolojik şiddete başvurmak insanî olmadığı gibi İslâmî de değildir.

 Çünkü ortaya atılan bir fikri çürütecek yegâne şey; o fikirden daha güçlü, sağlam, sahih, güvenilir, mantıklı, tutarlı ve ikna edici başka bir fikir ve düşüncedir.

Bu nedenle ortaya güçlü fikirler koyamayanların karşı tarafa bu tür hakaretlerle ve saldırılarla mukabele etmeleri doğru değildir. Zira Kur’an-ı Kerim, sesi yükselterek, (Lokmân, 31/19) hakaret ve iftirayı seçerek (el-Ahzâb, 33/58; el-Kalem, 68/10-12; el-Hümeze, 104/1) ve atalarının gittiği yanlış yolda gitmekte ısrar ederek (el-Bakara, 2/170; el-A’râf, 7/28, 70-71, 173; Yûnus, 10/78; Hûd, 11/62, 87, 109; Yûsuf, 12/40; İbrahim, 14/10; en-Nahl, 16/35; el-Enbiyâ, 21/53-54; el-Müminûn, 23/24; eş-Şuarâ, 26/74-76; el-Kasas, 28/36; es-Sebe, 34/43; ez-Zuhruf, 43/22-24) karşıt düşünceyi susturmaya çalışmayı “cahillerin sığındığı ve sarıldığı kısa vadeli çözümler” olarak değerlendirmektedir.

Kanaatimizce bu tür basit, seviyesiz, çocuksu ve popülist tavırlar uzun vadede hiçbir zaman etkili olamamıştır ve bundan sonra da olamayacaktır.

Konunun uzmanı kişilerin uzun yıllar üzerinde kafa patlatarak ulaştıkları sonuçları görmezlikten gelmek ya da bir çırpıda bunları kaldırıp atmak, bunu yaparken de belden aşağı vurmak, insanî ve ahlâkî bir tavır değildir.

Sonuç olarak, zalimler istese de istemese de “mantıklı ve tutarlı fikirler zamanla kabul görecek”, er ya da geç tüm dünyaya yayılacak ve indirilmiş dinin doğru tanınmasının önündeki engeller teker teker kaldırılacaktır. O yüzden müminlere düşen görev, “içinde öneri olan her türlü eleştiriye dikkat kesilmek, sağlam bir muhakeme yeteneğiyle konuları analiz etmek, suhulet ve sükûnet içinde İslam’ı tanıtmak” ve bunu yaparken de en güzel metodu kullanmaktır. Böyle yapmak yerine fikirlerin tartışılmasına karşı çıkmak, aklı kıtların yanında yer almak, akılla değil duyguyla karar vermek, sağduyuyu elden bırakmak, gerçeğin öğrenilmesini geciktirenlere destek çıkmak ve sağlıklı tefekkür rafa kaldırmak büyük bir sorumluktan başkası değildir. (28.11.2014)

Yrd. Doç. Dr. Ahmet Emin SEYHAN

Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi



5558 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Secde Ne Anlama Gelmektedir? - 28/12/2019
Secde Ne Anlama Gelmektedir?
Yetki Varsa Hesap da Vardır! - 28/12/2019
Yetki Varsa Hesap da Vardır!
Kur’ân Neyi Tasdik Ediyor? - 28/12/2019
Kur’ân Neyi Tasdik Ediyor?
“Vasatiyye Hareketi” Bir Tuzaktır - 28/12/2019
“Vasatiyye Hareketi” Bir Tuzaktır
Torpil Yapan da Yaptıran da Melundur! - 28/12/2019
Torpil Yapan da Yaptıran da Melundur!
“Baba” ile “Biyolojik Baba” Arasındaki Fark - 28/12/2019
“Baba” ile “Biyolojik Baba” Arasındaki Fark
Kuraklık, İsraf ve Şükürsüzlük - 28/12/2019
Kuraklık, İsraf ve Şükürsüzlük
Gelecek Nesiller Neden İslâm’dan Nefret Edecekler? - 28/12/2019
Gelecek Nesiller Neden İslâm’dan Nefret Edecekler?
Din Sömürüsünün Kullanışlı Aparatı Putlar! - 28/12/2019
Din Sömürüsünün Kullanışlı Aparatı Putlar!
 Devamı
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451932.5820
Euro34.798834.9382
Saat