• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi5
Bugün Toplam359
Toplam Ziyaret5141656
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları
Ahmet Emin Seyhan
ahmeteminseyhan@gmail.com
Kendine Acımayana Başkaları Hiç Acımaz!
28/01/2016

Kendine Acımayana Başkaları Hiç Acımaz!

 

İnsanlar bu dünyada Yüce Allah tarafından imtihan edilmekte; iman edip salih ameller işleyenler cenneti hak ederken, aklını kullanmayıp inkâr eden ve kötü davranışlar sergileyenler de cehennemi boylamaktadırlar. Zira herkes seçimlerinde özgür bırakılmıştır. İman ya da inkâr etmek kişinin kendi elindedir (Kehf, 18/29; Nebe, 78/39).

Görüldüğü üzere imtihan yeryüzünün bir vazgeçilmezidir. Çünkü iyi ile kötünün, tembel ile çalışkanın, sorumluluk sahibi ile sorumsuzun ayırt edilebilmesi için mutlaka imtihana ihtiyaç vardır. İmtihan olmadan çalışan ile çalışmayan ayırt edilemez. Toplumların gelişmesi için her kurumda iyi bir imtihan mekanizmasının kurulması ve sağlıklı işletilmesi şarttır. Zira emaneti ehline vermek için imtihan olmazsa olmaz şarttır. Emaneti ehline vermeyenler Kur’ân’ın emirlerini ciddiye almayan ikiyüzlülerdir ve bu nedenle de başlarının belalardan kurtulması mümkün değildir.

Örneğin çalışkan bir öğrenci ile tembel öğrencinin ayırt edilebilmesi için mutlaka sınav yapılmalıdır. Bu sınav yapıldıktan sonra hak edene hak ettiği not verilmelidir. Çalışkan da tembel de hak ettiği notu almalı; çalışan sınıfını veya dersini geçmeli, çalışmayan da kalmalıdır. Çalışan geçeceğini, tembellik eden de mutlaka kalacağını bilmelidir. Çalışanı bırakmak, tembele de torpil yaparak geçirmek adalet değildir; böyle yapmak zulümdür; çalışan öğrencinin hakkını gasp etmektir. Hak etmeyen öğrenciye “merhamet (!)” göstererek ders geçirmek zulümdür. Böyle bir merhamet anlayışı tamamıyla sakat ve problemlidir.

Dolayısıyla böyle bir hassasiyete sahip olmayarak tembelleri geçirmek veya onlar için aracılık yapmak, onların da sınıf veya derslerini geçmelerini istemek toplumda tembelliği, nemelazımcılığı ve adaletsizliği tırmandırmaya neden olur. Ayrıca böyle bir şey zulümdür ve zulme neden olmak da kul hakkıdır. Dolayısıyla aracılığa yeltenenlerin ve kendilerine ayrıcalık bekleyenlerin çok dikkatli olmalarında yarar vardır.

“Yazıktır, anası ölmüştür, babası ölmüştür, hastalanmıştır, fakirdir, gariptir, yetimdir, öksüzdür, kimsesizdir, kafede lokanta da çalışmaktadır, bursu kesilecektir” gibi söylemlerle tembel ve sorumsuz öğrenciler için aracılık yapıp ders geçmelerini sağlamaya çalışmak yanlıştır. Aslında böyle yapmak, o öğrenciye de yazık etmek, onu sorumsuzluğa ve vurdumduymazlığa alıştırmaktır.

Diğer taraftan devamsızlık hakkını evde uyuyarak geçiren, tatile giden, sinemaya giden, düğüne giden, erkek veya kız arkadaşıyla kafede saatlerce vakit öldüren, sorumluluklarını yerine getirmeyen, sabahın erken saatinde arkadaşları gibi okula gelmeyen bir öğrenciyi sabahın köründe kalkıp gelen öğrenciyle bir tutmak zulümdür. “Zor durumlarda ve acil zamanlarda kullanması gereken devamsızlık hakkını” keyfi olarak tüketen, neredeyse yarım dönem okula gelmeyen/ uğramayan bir öğrenciyi devamsızlıktan bırakmak adaletin gereğidir. Böyle yapan bir öğretmeni alkışlamak yerine onu gaddarlıkla ya da merhametsizlikle suçlamak “şeref yoksunluğundan ve namus fukaralığından” başka bir şey değildir. Bu sorumsuzların devamsızlıktan kalmamaları için aracılık yapmaya kalkışmak adaletsizliktir; sorumluluk sahibi öğrencilerin hakkını yemektir. Bu tür öğrencilere merhamet ettiğini zannederek “gelmedikleri derslere gelmiş gibi göstermek, hak etmedikleri notu vererek geçmeleri sağlamak, böylece görevini savsaklamak ya da suiistimal etmek” vatana ihanetle eşdeğerdir.

Kendine, anasına, babasına, burs verenlere ve fakir millete acımayarak derslerini çalışmayan ya da devamsızlıktan kalan, bir baltaya sap olmak için uğraşmayan birisine acımak, onu kayırmak ve onun ders geçmesini sağlamak bir topluma yapılmış en büyük zulümdür. Böyle insan müsveddelerine arka çıkarak torpili ve adam kayırmayı yaygınlaştırmak, hak etmeyenleri hak etmedikleri yerlere getirmek, sonra da sorumsuz ve iş bilmez kişilerden şikâyetçi olmak, bu tiplerin yaptıkları yüzünden başlarına bela ve musibetler geldiğinde “Nerede bu devlet? Nerede bu millet?” diye feryat etmek çifte standarttır; hamakattır; sefihliktir.

Özetle, kendine acımaya, tembellik edene, sorumluluklarının bilincinde olmayana acımak doğru değildir. Çünkü kendine acımayana başkaları da acımaz ve acımamalıdır. Kendi düşenin ağlamaya hakkı olmadığı gibi bir delikten iki defa ısırılana da üzülmek yanlıştır. Çalışanla çalışmayanı ayırt etmemek zulümdür. Adalet ve merhamet gibi kavramları yanlış anlayarak sorumsuzluğu ve vurdumduymazlığı özendirmek, görevini eksiksiz yapmaya çalışanları rahatsız etmek ve onların vakitlerini israf etmek kul hakkıdır. Zira hem kendine hem öğrencilerine hem millete hem de insanlığa faydalı hizmetler üretecek birisinin zamanını çalmak büyük vebaldir. Dolayısıyla herkes haddini bilmeli, sorumsuz öğrenciler için aracılık girişiminde bulunmaktan şiddetle kaçınmalıdır. (29.01.2016)

Yrd. Doç. Dr. Ahmet Emin SEYHAN      

Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi

 

 



3441 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Gelecek Nesiller Neden İslâm’dan Nefret Edecekler? - 28/12/2019
Gelecek Nesiller Neden İslâm’dan Nefret Edecekler?
“Baba” ile “Biyolojik Baba” Arasındaki Fark - 28/12/2019
“Baba” ile “Biyolojik Baba” Arasındaki Fark
Hamaseti Bırak Gerçeklere Bak! - 28/12/2019
Hamaseti Bırak Gerçeklere Bak!
Kur’ân Neyi Tasdik Ediyor? - 28/12/2019
Kur’ân Neyi Tasdik Ediyor?
Yanlış Kararlar İnsanı Mahveder - 28/12/2019
Yanlış Kararlar İnsanı Mahveder
Torpil Yapan da Yaptıran da Melundur! - 28/12/2019
Torpil Yapan da Yaptıran da Melundur!
Kindar Adam Dindar Olamaz - 28/12/2019
Kindar Adam Dindar Olamaz
“Anne” ile “Biyolojik Anne” Arasındaki Fark - 28/12/2019
“Anne” ile “Biyolojik Anne” Arasındaki Fark
Aklıma Geldikçe Lanetliyorum - 28/12/2019
Aklıma Geldikçe Lanetliyorum
 Devamı
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451532.5815
Euro34.684134.8231
Saat