• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi8
Bugün Toplam601
Toplam Ziyaret5141270
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları
Ahmet Emin Seyhan
ahmeteminseyhan@gmail.com
Gelenekselcilik ve Yenilikçilik
10/03/2016

 

Gelenekselcilik ve Yenilikçilik

Gelenekselcilik; geçmişte ortaya konan İslâm düşüncesi alanındaki çalışmalara (yani geleneğe) birinci planda önem veren, geçmiş düşünce ve yorumlara, yeni yorumlar karşısında “üstünlük tanıyan” bir eğilimdir. Bu eğilim, bugünkü meselelere geçmişte çözüm arar ve geçmişi mutlak otorite kabul eder. Zira gelenek, onlara göre serâpa bir hikmet ürünüdür.

Gelenekselcilik; geçmiş otoriteleri eleştirmez, bilakis onları yüceltir, hatta dokunulmaz addederek kutsallaştırır. İslam düşüncesinde köklü değişiklikler yapılmasına karşıdır. Bu sebeple Kur’ân ve Sünnet’e birtakım otoritelerin aracılığı olmadan doğrudan gidemez; gitmekten korkar; böyle yapılmasını hatalı bulur.

Gelenekselciliğin nihai amacı, ne olursa olsun geçmiş kültürü (geleneği) savunmaktır. Kısaca geleneğe tabîdir, onun tahakkümü altındadır. Bireyselcidir; toplumsal projeler üretme peşinde koşmaz. Geleneğin taklidini savunur, Batının taklit edilmesini de şiddetle reddeder.

Gelenekselcilik; rasyonaliteyi, İslâmî-Kur’ânî olan ve olmayan diye hiçbir ayrıma tabi tutmaksızın takbih eder (çirkin görür). Sezginin önemini vurgular, tasavvufî eğilimi oldukça fazladır.

Yenilikçilik ise; geçmiş kültüre (geleneğe) değer vermekle beraber onun aşırı derecede yüceltilip kutsallaştırılmasına karşıdır. Kendi düşüncesini ve anlayışını merkeze alır, geleneği bu anlayışın ışığında değerlendirir, eleştirir, kabul veya reddeder.

Yenilikçilik; Kur’ân ve Sünnet’in etrafındaki yorumları değil, bizzat kendilerini esas alır; geleneksel yorumları ikinci plana koyar. Geleneğin kendi düşüncesinden daha değerli ya da doğru olduğu görüşünü kabul etmez. Kısacası gelenek ona değil, o geleneğe hükmeder.

Yenilikçilik; tenkitçi düşünceyi temel alır; dinde değil, “dinin yorumlarında” yenilik yapılmasını savunur.

Yenilikçilik; sadece klasik yöntemlerle yetinmez, yeni metodolojiler tesis etmeyi amaçlar. Nihai amacı; İslâm’ı alternatif bir toplumsal proje, hatta hayatın tamamını kuşatan bir proje olarak sunmaktır. Yöntemi; seçmeci ve eleştireldir. Geleneğin ya da yeni düşüncelerin her ikisinin de “ kabul ya da reddine” aynı ölçüde karşıdır.

Öte yandan gelenekselcilik, nispeten entellektüel bir tavır iken “muhafazakarlık” onun biraz daha kaba şeklidir. Muhafazakârlar, genelde mevcut olan geleneksel fikirleri tüketirler, üretim azdır.

Diğer taraftan Yenilikçilik, entellektüel bir tutum olup, devamlı kendini yenileyen bir yapıya sahiptir. Ancak Modernizm ile aynı değildir. Batı eksenindeki klasik dönem İslam Modernizm’inden de ayrılır. Zira yenilikçi düşünce, Batıyı esas almaz, onu eleştirir, hatta onu inceleme konusu yapmaya çalışır.

Yenilikçilik, kendisini Batı düşüncesine alternatif olarak görür. Kısaca, Batılılaşmaya karşıdır. Ancak gelenekselci düşünce onu, klasik dönem İslam Modernizm’yle karıştırır ve “elinde hiçbir ciddi delil olmadığı halde önce yaftalar, sonra kendi uydurduğu yalan ve iftiralara kendi inanır” ve yenilikçileri “Batıcı olmakla” suçlar, itham eder, gözden düşürmeye ve itibarsızlaştırmaya çalışır.

Gelenekselcilik ve Yenilikçilik, zamana bağlı kavramlar olmayıp tamamen birer “zihinsel-düşünsel tavır”dır. Bir düşünce asırlar öncesine ait olduğu halde “yenilikçi” olabileceği gibi; yeni bir düşünce de “gelenekselci-muhafazakâr” olabilir.

Yenilikçilik düşüncesinin geleneksel ismi “Tecdid”dir. Bu anlamda Yenilikçilik, “tecdid” düşüncesinin “müceddidler” geleneğinin bir devamıdır ve bu manada kendisi de geleneğe aittir. Bu yüzden Yenilikçilik, gelenekselcilerin iddialarının aksine gelenekten kopuş değildir.

Diğer taraftan hem Gelenekselcilik hem de Yenilikçilik, tekdüze ve homojen bir yapı değildir. Her iki eğilimin, belli farklılıktaki düşüncelerinden oluşan birer spektrumu vardır. (M. Hayri Kırbaşoğlu’nun buraya kadar aktardığımız görüşlerinin ayrıntıları için bkz. İslam Düşüncesinde Sünnet Eleştirel Bir Yaklaşım, Ankara Okulu Yay., Ankara, 1999, s. 277-278)

Sonuç olarak, kıyamete kadar hem gelenekselciler hem de tecdidi savunanlar olacaktır. Çünkü üretilen fikir ve düşünceler pazarda satışa çıkarılır. İnsanların sorduğu sorulara en iyi, en doğru ve en güvenilir cevapları verenler kazanır. O yüzden fikirler, özgür ortamda çarpıştırılmalı ve gerçeklerin ortaya çıkartılmasına imkân sağlanmalıdır. Mü’minler de hakikatin tecellisi için “olan yanlışları” değil, “olması gereken doğruları” savunmalıdır. Önemli olan, her iki kesimin temsilcilerinin kavga ve hakaret etmeden konuşmayı başarabilmeleridir. Zira fikrine güvenen tartışmaktan ve sorulan sorulardan rahatsızlık duymaz; şiddete başvurmaz; “Söyletmen vurun” mantığı ile hareket etmez. Bu nedenle müceddidlere düşen en büyük vazife; “kökleşmiş algıyı yıkmak için iyi temellendirilmiş kuvvetli gerekçeler üretmek ve sağlam temeller üzerine bina edilmiş, sahih, muteber ve güvenilir dinî bilgileri sonuna yaşamaya ve savunmaya devam etmektir. (11.03.2016)

Yrd. Doç. Dr. Ahmet Emin SEYHAN      

Kafkas Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi

 



4522 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Kuraklık, İsraf ve Şükürsüzlük - 28/12/2019
Kuraklık, İsraf ve Şükürsüzlük
Yetki Varsa Hesap da Vardır! - 28/12/2019
Yetki Varsa Hesap da Vardır!
İslâmîlik Endeksleri ile Yapılmak İstenen Nedir? - 28/12/2019
İslâmîlik Endeksleri ile Yapılmak İstenen Nedir?
“Anne” ile “Biyolojik Anne” Arasındaki Fark - 28/12/2019
“Anne” ile “Biyolojik Anne” Arasındaki Fark
Hamaseti Bırak Gerçeklere Bak! - 28/12/2019
Hamaseti Bırak Gerçeklere Bak!
Aklıma Geldikçe Lanetliyorum - 28/12/2019
Aklıma Geldikçe Lanetliyorum
Gelecek Nesiller Neden İslâm’dan Nefret Edecekler? - 28/12/2019
Gelecek Nesiller Neden İslâm’dan Nefret Edecekler?
Din Sömürüsünün Kullanışlı Aparatı Putlar! - 28/12/2019
Din Sömürüsünün Kullanışlı Aparatı Putlar!
Torpil Yapan da Yaptıran da Melundur! - 28/12/2019
Torpil Yapan da Yaptıran da Melundur!
 Devamı
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451532.5815
Euro34.684134.8231
Saat