CENNET

Cennet; ağacı ve yeşili çok,mükemmel sarayların bulunduğu, bakıldığında insana huzur veren manzaraları olan, insanın hayal bile edemeyeceği iyilik ve güzelliklerin sunulacağı ödül ve mükafat yurdunun adıdır.

Cennet, amel-i salihin ödüllendirileceği yerdir.

Cennet;mutluluk,gevenlik,esenlik ve mükafat yurdu.

Bütün hak dinlerde cennet inancı var. Cennet inancı;

İnsanlar öldükten sonra önce mahşer meydanında toplanacaklar, her fert ve grup kendi peygamberi ve lideri etrafında yer alacak,

�Yevme ned�u kule ünasin bi imamihim.� �Her insan topluluğunu kendi önderleri ile birlikte çağıracağımız o günde kimlerin amel defteri sağından verilirse, onlar en ufak bir haksızlığa uğramamış olarak amel defterini okuyacak� (İsra,71)

Cennet, mü�minler için hazırlanmıştır ve orada ebedi kalacaklardır.  �Ve men ya�mel mines�salihati min zekerin ev ünsa vehüve mü�minun�� (4/Nisa,124)

�Kadın ve erkeklerden mü�min olarak salih amle işleyenler Cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.�

Cennet ile Dünya karşılaştırıldığında neredeyse hiç benzeşmediği görülecektir.

• Dünyada her türlü iyilik ve güzellik tam zıddı ile bir arada bulunuyor. Cennette ise sadece iyilik, güzellik ve doğruluk mevcut.
• Dünyadaki iyi şeyler geçici, eskimeye elverişli ve yok olmaya mahkum. Cennette ise, her şey kalıcı, eskimez ve sonsuz.
• Dünya nimetleri güzel de olsa nakıs,eksik ve özürlü, ahiret nimetler her yönü ile mükemmel.

·        Ahiret hayatı karşısında dünyanın gerçekliği, dünya hayatı  karşısında rüyanın gerçekliği kadardır. Bu sebeple cennet tam olarak dünya ehline anlatılamaz. Cennet nimetleri Dünyada, insanın hoşuna giden şeylere benzetilerek  müşahhaslaştırılmıştır.  Örnek: Lezzetli yiyecekler,saraylar ve iri gözlü huriler vs.  Gerçeği mükemmel.

Hadis-i Kutsi: Peygamberimiz (s.a.s) Allah Tealanın: �Ben kullarım için Cennette hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiçbir insanın hatırına gelmeyen  nimetler hazırladım.� Buyurduğunu söyledi ve şu ayeti okudu:

�Fela ta�lemu nefsum ma uhfiye lehum min gurreti a�ynun..

�Yaptıklarına karşılık olarak onlar için ne nimetler saklandığını hiç kimse bilemez.� (Secde,17)

İnkarcılar(7/40) ve müşrikler( 5/72) asla Cennete giremeyecek.

Allah�ın davetini duymayanlar ibadetle yükümlü değiller ama en azından Allah�a inanmak ve dürüst yaşamak zorundadırlar. Böylesi kimselerin de cennete gidebileceği yada Araf denilen yerde ağılanacağı yönünde görüşler vardır.  

Allah hiçbir kuluna haksızlık yapmaz, her kes yaptığının karşılığını görür.

Cennetin adları: 1-Naim, 2-Adn,3-Firdevs, 4-Me�va, 5-Daru�s-selam, 6-Daru�l-mukame, 7-Daru�-huld, 8-Daru�l-ahira

Bu isimler, a) Cenneti değişik yönleri ile tasvir eden isimler olabilir.

 b) Cennette bölgeler olabilir.

Cennet, ucuz değil, cehennem de lüzumsuz değil.

�Yoksa siz, Sizden önce gelip geçenlerin başına gelenler, size de gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız?�  (2/Bakara,214) Cenneti hak edebilmek için Allah�ın rızasına erenlerden olmak gerekiyor. Cennet, sayıca çok amelle değil, az da olsa samimi, ihlaslı amelle ve Allah�ın rızası ile kazanılır.

Yunus Emre;

Cennet cennet dedikleri / Birkaç köşkle birkaç huri

Dileyene ver onları / Bana seni gerek seni

Bu sözlerden, Yunus�un, cenneti küçümsediği ve hafife aldığı anlamı çıkarılmamalıdır. Sadece cennet umudu ile yapılan ibadetler, menfaat beklentisi ile yapılmış bir ibadet olduğundan, üçüncü derece makbul olan ibadetlerden sayılıyor. Bana seni gerek seni mısrası, yalnızca Allah rızası peşinde olmayı ifade ediyor. Allah�ın rızasına erenler de zaten son tahlilde  cennetle mükafatlandırılacak.

Yunus Emre hepinizin bildiği ve severek dinlediği şiirinde cenneti şöyle tasvir ediyor:

Şol cennetin ırmakları / Akar Allah deyu deyu

Çıkmış İslam bülbülleri / Öter Allah deyu deyu.

Salınır tuba dalları / Kur�an okur hep dilleri

Cennet bağının gülleri / Kokar Allah deyu deyu

Kuran-ı Kerim�de Cennet Tasvirleri:

�Takva sahiplerine va�dolunan cennetin özelliği (şudur): Onun zemininden ırmaklar akar,Yemişleri ve gölgesi süreklidir.İşte bu kötülüklerden arınanların (mutlu) sonudur. Kafirlerin sonu ise ateştir.� (13/Ra�d,35)

�Şüphesiz takva sahipleri için, umulanı buldukları yer, bahçeler,bağlar, genç kızlar ve içki dolu kaseler vardır.� (78/Nebe, 31-34)

Adamın biri ölünce melekler onu cennete götürerek mahşer ve hesaptan sonra kalacağı yeri göstermek istemişler.  Burası senin köşkün, şurası senin eğlence yerin vs. Bir binaya uğramadan geçerler. Adam da orayı merak eder. Melekler, orayı görmezseniz sizin için iyi olur,derler. Adam da, �Ama nasıl olur, ben cennette her istediğimi yapamayacak mıyım? diye sorar. Melekler de, �Evet, her istediğinizi yapabilirsiniz ama size burayı göstermek istemiyoruz� derler. Adamın merakı daha da artar ve ısrarla ben özellikle burayı görmek istiyorum, der. Melekler de, cennetlik olmuş bu Allah�ın sevgili kulunu kıramazlar ve o gizemli odayı açarlar. Adam bir de görsün, kendisi ile ilgili bir oda dolusu dosya. Dosyaları incelemeye başladığında ise, hayatı boyunca yapmak isteyip de yapmadığı veya yapamadığı iyilikler ve kaçırdığı fırsatları yüzünden cennette elde edemeyeceği imkanlar yazılı. Adam yapmadığı iyiliklere çok pişman olur ve meleklere, göstermek istememekte haklıymışsınız, der

 İnne maal üsri yüsra, �Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.� (İnşirah,5)

Men sabera, zafera,  �Sabreden zafere ulaşır.�

Dünya hayatında, iyi ile kötü, güzel ile çirkin, kolaylık ile zorluk sevinç ile tasa gibi zıtlıklar bir arada yada peş peşe yaşanır. Ahirette bu zıtlıklar kesin olarak ayrışacak, kötülük, çirkinlik, zorluk ve meşakkat cehenneme, iyilik, güzellik kolaylık, zevkü sefa ise cennete gidecek. Dünyada iyi, doğru ve güzele sımsıkı sarılanlar amelleriyle birlikte cennet yurduna vasıl olacaklardır.

Cennet, sabredenlerin elde ettiği bir zaferdir. Melekler, Cennetlikleri selamla karşılarlar: �Sabretmenize karşılık size selam olsun. Dünya yurdunun sonu (cennet) ne güzeldir(derler).� (Ra�d,24).

Cennet umudu ve cehennem korkusu içinde yaşamalıyız.İnsan dünya hayatında bile, daha iyi ve rahat bir hayat umudu ile çalışır, çalıştığının karşılığını elde edince de dinlenir, mutlu olur. Cennet yurdu da, dünya hayatında, meşru yollarda zorluk çekenlere ve sabredenlere Allah�ın lütfedeceği bir armağandır. 

�O gün cennetlikler, gerçekten nimetler içinde sefa sürerler. Onlar ve eşleri gölgeler altında tahtlara kurulurlar.Orada onlar için her çeşit meyve vardır. Bütün arzuları yerine getirilir. Onlara merhametli Rabb�in söylediği selam sözü vardır.� (Yasin,55-58)

Cennet nimetlerinin en büyüğü Allah ile görüşmedir. Cennette kadınlar genç kız, erkekler de 30 unda genç erkekler gibi olacaklardır.

Bir hadis-i Şerifte;

�Dünya mü�minin zindanı, kafirin cennetidir.� buyuruluyor. Cennetin güzelliği karşısında dünya gerçekten de zindan sayılır. Öte yandan cehennemin dehşeti karşısında Dünya hayatı da kafir için cennet sayılır.

Allah hepimizi cennetiyle mükafatlandırsın, bizleri sevdiklerimizle birlikte cennetinde buluştursun.

(Mukadder Arif YÜKSEL,14.07.2006 Cuma-Divriği Merkez Kültür Camii)