Miracı hissedemiyoruz

Bu gece Mirac kandili. Camilerde mevlid okunacak, televizyonlarda programlar yapılacak, gazetelerde tebrikler yayınlanacak, camiler türbeler ziyaret edilecek, akraba dost hatırlanacak, konuşulacak yazılacak çizilecek, belki birkaçımız geceyi ihyaya çalışacak ama her sene olduğu gibi ertesi gün hiç birimizde hiçbir değişiklik olmayacak, İsra ve Miracın hiçbir etkisini görmeyecek ikinci bir kandile veya dini bayrama kadar dünya hayhuyuna tekrar dalacağız.

Ruhdan ve maneviyattan uzak mevlid törenleri beni etkilemiyor. Mevlid okuyanlar Miracı hissetmek ve hissettirmek yerine sanat icra etme gayretiyle keyifleniyor. Televizyon programları, yayınlanan tebrikler, yapılan ziyaretler riya kokuyor, gösteriş kokuyor. Belki kandillerin en güzel yanı yakınların hatırlanması bu vesileyle gönüllerinin alınmasıdır diye düşünüyorum. Onun ötesindeki programlar, etkinlikler amiyane deyimle beni açmıyor, tatmin etmiyor.

Mucize beklemiyorum, ama Miracı hissetsek, daha heyecanlı, daha diri, daha dolu, daha aktif, daha canlı oluruz diye düşünüyorum. Miracı hissedemediğimizi, Miracı içimize sindiremediğimizi, Miracı anlayamadığımızı düşünüyorum.

Putperestlerin saldırılarının, hakaretlerinin, baskılarının yoğunlaştığı bir dönemde Efendimiz aliyhisselam saldırıların, hakaretlerin ve baskıların ağırlığını üzerinden atacak manevi güce yani morale Mirac ile kavuşmuştur. Mirac, Efendimize davasına yılmadan sarılması, taviz vermeden yürümesi gücünü vermiştir. Miractan sonra Efendimiz kabilelerin kendisiyle alay etmelerine, bizzat amcası Ebu Leheb’in arkasından dolaşıp, “Ona inanmayın, o atasının dinini terketmiştir.”diyerek onu engellemesine rağmen yılmadan yoluna devam etmiş davasını anlatmıştır. Araplar onu reddetmişler, parmaklarıyla göstererek, “Kureyş çocuğuna dikkat edin!” diyerek alaya almışlar ama o, Rabbine teslim olmuş ve davasından geri durmamıştır. İslam’ı hemen kabul etmemeleri onu yıldırmamış azimle davasına devam etmiştir. İşte Miracın semerelerinden biri budur. Çok kısa zamanda etkisini göstermediği için o gayret ve çabanın beyhude olduğunu düşünürsek hata etmiş oluruz. Çünkü o gayret azim inanç ve ısrar neticesindedir ki putperestliğin merkezi olan Mekke, tevhid merkezi ne dönüşmüştür.

Şimdi biz müslümanlar bugün 21. yüzyılda Miracı kutluyoruz ama o inançla o samimiyetle o azimle değil, sadece dostlar alışverişte görsünler edasıyla.

Biz elbetteki Efendimiz aleyhisselamın mertebesine çıkamayız, elbetteki onun makamını yakalayamayız. Ama o bizim nümune-i imtisalimizdir. Ona benzemeye çalışmalıyız, onun gibi olmaya gayret etmeliyiz.

Biz peygamber gibi Miraca çıkamayız ama O, bize Miracı yaşayacak bir ibadet getirmiştir o gece. Mirac gecesi üzerimize farz olan bir ibadet ile Miracı yaşamanın yolu gösterilmiştir.

Namaz.

Namaz müminin Miracıdır.

Bizler de her namazdan sonra yeni bir güç depolamış gibi olmalıyız. Zayıflayan bataryanın şarz etmesi gibi namaz bizi şarz etmeli. Her namazda maneviyat dolmalı, her namaz sonrasında daha heyecanlı daha azimli, daha diri daha canlı daha aktif olmalıyız. Namazda hayat bulmamız gerekiyor. Körelen kalblerimizin namaz ile dirilmesi gerekiyor. Namazın bizi kötülüklerden alıkoyması gerekiyor. Efendimizin ifadesiyle, kişinin ailesi, malı çocuğu ve komşusu hakkındaki fitneleri namazın temizlemesi gerekiyor.

Ama bizi temizlemiyor. Namaz bizi heyecanlandırmıyor, namaz bizi diriltmiyor namaz bizi daha aktif hale getirmiyor.

Demek ki biz namaz kılamıyoruz.

Kıldığımız namaz bize fayda vermiyorsa kalblerimizin öldüğünü anlamalıyız, kalbi ölmüş kimselere namazın fayda vermeyeceğini idrak etmeliyiz. Kalblerimiz dirilmedikçe de Miracımız olan namazın paçavra gibi yüzümüze fırlatılacağını bilmeliyiz.

Evet biz namaz ile Miraca çıkmalıyız. Namaz ile Miracı yakalamalıyız. Miracımız olan namaz ile dirilmeli, hareketlenmeliyiz.

Ama ölü kalblerimizin, kursağımıza giren haram lokmalarla ve alışkanlık haline getirdiğimiz ve riya ile eda ettiğimiz namaz ile dirilmesi mümkün müdür?

Göstermelik törenlerle dirilemeyiz.

Mirac, Efendimizin aksiyonunu artırmıştır, yani Mirac aksiyon kaynağı olmuştur. Bizim Miracımız olan namazımız da aksiyon kaynağı olmalıdır. Olmuyorsa bu gece onu düşünelim, Miracı yakalamaya çalışalım.

Allah ölü kalblerimize hayat versin, bizi haram lokmadan korusun ve bize mirac zevkini tattırsın!

e-mail: resultosun@isbank.net.tr