Rabbimiz de son kitabını son resûlü ile buluşturduğu zamanın yıl dönümünü her yıl Kadir gecesi olarak mübârek kılıyor...

Bu gecede Abdullah'ın yetimi Muhammed, Allah'ın Resûlü (s.a.v.) oldu...

Bu gece, câhiliye karanlığına son vermek üzere Rabbimizin kâinatı aydınlatacak Kur'an lambasının anahtarına dokunduğu gece...

Rabbimiz bu gecenin anısına her yıl öyle bir kutlama şöleni yapıyor ki gün batımından sabaha kadar Cebrail başta olmak üzere melekler yeryüzüne akın ediyor... Gök ile yer ehli senede bir kez bu ilahî festivalde buluşuyor... Cebrail, vahyi getirmek üzere indiği yeryüzüne bu defa vahyi getirmesinin yıl dönümünü kutlamak üzere iniyor!

Bin aydan (83 yıl 4 ay) daha hayırlı bir gece... Bir ömre bedel bir gece...

Günahlardan arınma fırsatı...

Ezelde Allah indinde mâlum olan kaderimizin bir yıllık bölümünde ne olup biteceği bu gece belli olup görevli meleklere teslim edilecek...

Bu gece secdeye değen her baş kazançlı... Göğe uzanan her el kazançlı... Bu gece gözden damlayan her yaş bir servet...

Bu gece, Kur'an'la arana giren ne kadar engel varsa kaldır! Göz Kur'an'a baksın, dil Kur'an'ı okusun, akıl Kur'an'ı anlamaya çalışsın, beden Kur'an'ı uygulasın, ruh Kur'an ile coşsun...

Gecenin slogan cümlesi ile bitirelim:

"Allah'ım! Muhakkak ki sen affedicisin, affetmeyi seversin. Beni de affet!"

(Soner Duman/26.Ramazan.1439/10.Haziran.2016/Pazar)