Farz namazdan sonra en faziletli namaz
Mehmet
Talu - Milli Gazete |
2009-12-17 |
Hicrî yılımız hayırlı olsun 1
17 Aralık 2009 Perşembe
günü 1 Muharrem 1431, yani hicrî yeni yılın ilk günü idi. İslâmın ve
müslümanların aziz ve mansur olmasına vesile olmasını Cenabı Hak'tan
dileriz.
Hicret: Hz. Peygamber (S.A.V) efendimiz ve ashabının; dine
hizmet etmek ve İslâm devletini kurmak üzere ALLAH Teâlâ'nın izni ile Mekkei
Mükerreme'den Medinei Münevvere'ye göç etmeleridir. Medine'ye göç eden
müslümanlara muhacir, Resûli Ekrem (S.A.V) efendimize ve muhacirlere yardım eden
Medineli müslümanlara da ensar adı verilmiştir.
Hicret; Hak'kın batıla
galip gelmesi ve islamı tümüyle yaşamanın azmidir. Hicret; tevhid inancının
kalplerde kökleşmesinin, gerektiğinde mallardan ve canlardan feragat etmenin
sembolüdür. Hicret; Ensar ve Muhacirinin sergiledikleri dostluk ve kardeşliğin,
milli birlik ve bütünlüğün en güzel timsalidir. Hicret; ilk müslümanların
inançları uğruna gösterdikleri fedakârlığın doruk noktasıdır. Hicret, kötü
şartlardan kaçış değil; İslam'ın hükümlerini yaşatacak ve yaşayacak yeni
şartların ve mekânların aranışıdır. Abdullah b. Amr b. As (R.A.) den rivayete
göre Hz. Peygamber (S.A.V.) Efendimiz:
"Hakiki Muhacir, ALLAH'ın
yasakladığı şeyleri bırakan kimsedir."1 buyurmakta; Fudale b. Ubeyd (R.A.) den
rivayete göre Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimiz:
"Hakiki Muhacir, hataları
ve günahları terk eden kimsedir"2 buyurarak hicretin kötü şeyleri terk etmek
anlamına geldiği belirtilmektedir. O halde, bizler de ALLAH'ın yasakladığı
şeylerden kaçınıp nefsimizin kötü isteklerini frenleyerek her an hicret halinde
olabilir ve hicret sevabına nail olabiliriz. Günahlarla, isyanlarla kirlenen
gönül dünyamızın, kulluğa, itaate, ibadete yönelmesinin de gerçek hicret
olduğunu unutmayalım.
Muharrem ayı ve aşure günü
Ebû Hureyre
(R.A.)'den rivayete göre Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimize; Farz namazdan sonra
hangi namazın ve Ramazan ayı orucundan sonra hangi orucun daha faziletli olduğu
soruldu da, Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimiz:
"Farz namazdan sonra en
faziletli namaz: Gece yarısı kılınan (teheccüd) namazıdır. Ramazan ayından sonra
en faziletli oruç: ALLAH Teâlâ'nın ayı olan Muharremde tutulan oruçtur," 3
buyurdular.
Yüce dinimiz, hemen her farz ibadetin cinsinden nafile ibadet
yapmak imkânı getirmiştir. Bu durum, müslümânlar için büyük bir şans ve
nimettir. Bilindiği gibi Ramazan ayında oruç tutmak farzdır. Ramazan bayramının
birinci günü ile kurban bayramının dört günü hariç, senenin her gününde ALLAH
rızâsı için oruç tutmak mümkündür. Ancak bunun için en uygun ve faziletli ay
hangisidir? İşte akla gelebilecek bu soruyu ashâbı kiramdan biri Peygamber
Efendimize Ramazan orucundan sonra en faziletli orucun hangisi olduğunu sordu.
Resûli Ekrem (S.A.V.) de bu soruya cevaben, Muharrem ayında tutulan orucun pek
sevap olduğunu söyledi. Muharrem ayının değerini anlatmak için de ondan
"ALLAH'ın ayı" diye söz etti. Şüphesiz bütün aylar ALLAH'ın ayıdır. Ama
Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz bu ifadesiyle Muharrem ayının değerine ve onun iyi
değerlendirilmesi gereğine işaret etmiş oldu.
Hadisi şerifte Muharrem ayı
için: "ALLAH Teâla'nın ayı" denilmesi, bu ayın şerefine işaret içindir. Aslında
bütün aylar, bütün yıllar, bütün zamanlar, bütün mekanlar, bütün varlıklar,
bütün insanlar, cümle eşya her şey ALLAH Teâla'nındır. Ama her şey ALLAH
Teâla'nın iken, "Muharrem ALLAH Teâla'nın ayıdır" demekten maksat ne?.. Burada
maksat, "Muharrem ayında ALLAH Teâla Hazretleri, kulları çok afv ü mağfiret
ediyor; kulları çok affettiği, tevbe eden kullarını çok bağışladığı bir aydır."
demek oluyor.
Ramazan'dan sonra oruç tutulacak en hayırlı ay
Mehmet
Talu - Milli Gazete |
2009-12-20 |
Hicrî yılımız hayırlı olsun 2
Hz. Ali (R.A)'den rivayete göre
bir adam kendisine Ramazan ayından sonra hangi ayda oruç tutmamı emir
buyurursunuz, diye sormuş. Hz. Ali (R.A) de şöyle dedi. Ben bu konudan soran
hiçbir kimseyi işitmedim. Sadece ben Hz.Peygamber (S.A.V.) efendimizin yanında
otururken bir adamın O'na:
Ya ResûlALLAH! Ramazan ayından sonra hangi
ayda oruç tutmamı emredersiniz? diye sorduğunu işittim. Hz. Peygamber (S.A.V.)
efendimiz:
"Eğer Ramazan ayından sonra oruç tutacaksan, Muharremi tut.
Çünkü o, ALLAH Teâlâ'nın ayıdır. O ayda bir gün var ki, ALLAH Teâlâ o günde bir
kavmin tevbesini kabul etmiştir, diğer bir kavmin de tevbesini kabul eder."
buyurdu. (Tirmizi, Savm:40)
Hadisi şerifte ALLAH Teâlanın tevbesini kabul
ettiği belirtilen kavim, Hz. Musa A.S'ın kavmidir. İsrailoğullarının firavundan
kurtarılışı, firavun ve ordusunun denizde boğulması
kasdedilmektedir.
Muharrem ayında tutulacak orucun fazileti iki şekilde
yorumlanmıştır. Birincisi, söz konusu fazilet, hadisin ifadesinden anlaşıldığına
göre, muharrem ayının herhangi bir gününde tutulacak nafile oruç için
geçerlidir. İkincisi, ondan maksat, o ayda bulunan âşûrâ gününde tutulacak
oruçtur. Muharrem ayı söylenmek suretiyle onun bir parçası olan âşûrâ günü
kasdedilmiştir.
Binaenaleyh içinde bulunduğumuz bu mübarek ayda mümkün
mertebe oruç tutmaya gayret etmemiz lâzımdır. Hiç olmazsa pazartesi ve perşembe
günleri orucunu, hele hele aşura günü orucunu kesinlikle ihmal
etmeyelim.
Oruç hakkındaki sorusuna Peygamber aleyhisselam'dan cevap alan
bu ismini bilemediğimiz sahâbî, farz namazdan sonra hangi namazın daha faziletli
olduğunu öğrenmek istedi. Resûlullah (S.A.V.) Efendimiz de: "Farz namazlardan
sonra en faziletli namaz teheccüt (gece) namazıdır" buyurdu.
İbadetlerin
ve diğer işlerin değeri, insana verdikleri zahmetle ölçülür. Zor ve sıkıntılı
ibadetler şüphesiz daha sevaptır. İnsanların çoğunun tatlı bir uykuya daldığı
sırada istirahatını ve uykusunu feda edip ALLAH'ı anmak üzere yatağını terk
etmek kolay bir iş, az bir yiğitlik değildir
Teheccüt namazına değer
kazandıran bir diğer husus da, bu vakitte kılınan namazın riya ve gösterişten
tamamen uzak olması, ihlasla ve gönül huzuruyla ibadet etmeye elverişli
bulunmasıdır. İşte Teheccüt namazını böylesine değerli kılan, diğer vakitlerden
farklı bu özellikleridir, Hatta Teheccüt namazının, farz namazlardan önce veya
sonra kılınan ve revâtip diye anılan sünnet namazlarından bile faziletli olduğu
kabul edilmektedir. Teheccüt namazının fazileti, meşakkat, yorgunluk, riya ve
gösterişten uzaklık gibi özelliklerinden ileri gelmektedir. Ayrıca Teheccüt
namazı, Hz. Peygamber (S.A.V.)'in bütün hayatı boyunca sürekli kıldığı bir
namazdır. Bu sebeple de sünnetlerin en faziletlisi, Hz. Peygamber (S.A.V.)'in bu
sünnetidir. Cenabı Hak, bu hadisi şerifler gereğince amel edebilmeyi cümlemize
nasib eylesin. Amin.
Aşure günü
Aşûre, on mânâsına gelen "aşr"
kelimesinden alınmıştır. Hicrî senenin birinci ayı olan Muharrem ayının onuncu
gününe: Aşûre günü denilmiştir. Muharrem ayının onuna rastlayan aşûre gününün
fazileti de o günde cereyan edegelmiş olaylardan kaynaklanmaktadır ki, Cenâbı
Hak, bu mübarek günde on peygamberine on büyük ihsanda bulunmuştur. Şöyle
ki:
1 Hz. Adem (A.S.)'in tevbesi bu gün kabul edilmiştir.
2 Hz.
Nûh (A.S.)'un gemisi bu günde, Cudî dağının üzerine, karaya oturmuştur.
3
Hz. İbrahim (A.S.) bu günde dünyaya gelmiştir.
4 Hz. Yakub (A.S.)'un
gözleri aşûre günü tekrar görmeye başladı.
5 Hz. Yunus (A.S.) balığın
karnından bugün kurtulmuştur.
6 Hz. Yusuf (A.S.) kuyudan aşûre günü
çıkarılmıştır.
7 Cenabı Hak, Musa (A.S.)'ya aşûre gününde mucize ihsan
etmiş, denizi yararak Firavun ve askerlerini sulara boğmuştur.
8 Hz.
Davud (A.S.)'un tevbesi bu gün kabul buyrulmuştur.
9 Hz. İsa (A.S.) aşûre
günü doğmuş ve o günde de göklere kaldırılmıştır.
10 Hz. Peygamber
(S.A.V.) Efendimizin tasavvur edilebilen gelmiş geçmiş bütün günahları aşûre
gününde afv edilmiştir.
Ayrıca, Hz. İdris (A.S.)'in göklere
kaldırılışının, Hz. Eyyüb (A.S.)'un hastalıktan kurtuluşunun ve Hz. Süleyman
(A.S.)'a saltanatının ihsan edilişinin de aşûre gününde vaki olduğu rivayet
edilmektedir. (5 Ayni, Umdetü'l-Kari, Savm:69, 8/233.
http://www.habervaktim.com/yazar/19825/hicret_yurdu_.html