• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi7
Bugün Toplam615
Toplam Ziyaret5104081
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları

Evladın Ana-Baba Üzerindeki Hakkı

EVLADIN ANA-BABA ÜZERİNDEKİ HAKKI

 

AYET : TAHRİM SURESİ – 6. AYET

 

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا قُوا أَنفُسَكُمْ وَأَهْلِيكُمْ نَاراً وَقُودُهَا النَّاسُ وَالْحِجَارَةُ عَلَيْهَا مَلَائِكَةٌ غِلَاظٌ شِدَادٌلَا يَعْصُونَ اللَّهَ مَا أَمَرَهُمْ وَيَفْعَلُونَ مَا يُؤْمَرُونَ:

 

          MEALİ :

 

     “Ey inananlar! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, acımasız, güçlü, Allah’ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve emredildiklerini yapan melekler vardır.”   (TAHRİM SURESİ – 6. AYET)

 

     Ebu Hüreyre (RA)’ın rivayet ettiğine göre Peygamberimiz (SAV) şöyle buyuruyor: “Evladın babası üzerinde üç hakkı vardır: Doğduğu zaman güzel bir isim takmak, aklı erince Kur’an öğretmek ve buluğ çağına erince evlendirmek.”

     Adamın biri bir gün yanında oğlu olduğu halde Hz Ömer’e (RA) gelerek: “Bu oğlum bana karşı geliyor.” dedi. Hz Ömer (RA) da adamın oğluna: “Babana karşı gelirken Allah’tan korkmuyor musun? Babanın evladı üzerinde şu şu hakları vardır.” diye azarlayınca, adamın oğlu: “Ey müminlerin emiri, evladın babası üzerinde hiç hakkı yok mu?” diye sordu. Bunun üzerine Hz Ömer (RA), adamın oğluna şu cevabı verdi: “Var tabii. Bu haklardan biri, babanın evlada asil bir anne seçmesi, yani seviyesiz bir kadınla evlenerek bu yüzden evladın hor görülmesine yol açmamasıdır. İkincisi, ona güzel bir ad takması ve üçüncüsü de ona Kur’an okumayı öğretmesidir.” Hz Ömer (RA)’ın bu sözlerinden sonra adamın oğlu şöyle dedi: “Vallahi, babam bana asil bir anne seçmiş değildir. Annem babam tarafından dört yüz sarı liraya satın alınmış Hintli bir köledir. Bana güzel bir isim takmadı ve bana Kur’an’dan bir ayet bile öğretmemiştir.” Bunun üzerine Hz Ömer (RA) adama dönerek: “Oğlum bana karşı görevlerini yapmıyor diyorsun. Oysa sen ona karşı görevlerini savsaklamadan önce sen ona karşı görevlerini savsaklamışsın. Hadi git karşımdan.”dedi.

     Adamın biri, Semerkand’ın ünlü âlimlerinden Ebu Hafs Yeskendi’ye gelerek: “Oğlum beni dövdü.” dedi. Ebu Hafs: “Sübhanallah, nasıl olur da bir evlat babasını dövebilir?” deyince adam: “Evet, oğlum beni dövdü.” diye üsteledi. Bunun üzerine Ebu Hafs adama: “Peki oğluna edep kurallarını öğrettin mi?” diye sordu. Adam: “Hayır.” dedi. Arkasından ona: “Peki ona Kur’an okumayı öğrettin mi?” dedi. Adam: “Hayır” cevabını verdi. Bu defa adama: “Oğlun ne iş yapar?” diye sordu. Adam: “Çiftçidir.” dedi. Son olarak adama: “Peki, seni niçin dövdüğünü biliyor musun?” diye sorunca aldığı cevap hayır oldu. Bunun üzerine adama dedi ki: “Kim bilir belki de senin oğlun sabah sabah kalkmış, eşeğine binmiş ve köpeğini arkasına takmış tarlaya giderken Kur’an okumayı beceremediği için şarkı söylemeye başlamıştır. Bu sırada sen karşısına çıkınca seni öküz sanmıştır da ondan dövmüştür. Allah’a şükret ki başını yarmamış.”

     Sabit-ül Bennani’nin anlattığına göre: Adamın birini oğlu dövüyormuş. Kendisine :“Bu ne haldir?” diye sorulduğunda Adam şu cevabı vermiş: “Bırakın onu. Çünkü ben vaktiyle babamı burada dövmüştüm. Şimdi aynı şey benim başıma geldi. Ettiğimi bulduğum için oğlumu kınamaya hakkım yok.”

     Bir Hâkim de şöyle diyor: “Ana-babasına asi olan kimse evladından hayır göremez. Yapacağı bir işi bilenlere danışmadan yapan kimse amacına ulaşamaz. Ailesi ile iyi geçinemeyen kimse de hayatta mutluluk göremez.”

     Peygamberimiz (SAV) şöyle buyuruyor: “Evladına kolaylık gösterip de onun kendisine asi olmamasını sağlayan ana-babaya Allah rahmet eylesin.” Yani, evladını kıracağından endişe ettiği bir emir vermekten kaçınan ana-babaya Allah rahmet etsin.”

     Anlatıldığına göre salihlerden biri oğluna hiçbir şey emretmez ve bir şeye ihtiyacı olunca başkasına emrederdi. Kendisine: “Niçin böyle yapıyorsun?” diye soranlara şu cevabı verirdi: “Oğluma bir şey emretsem sözümü tutmayarak cehennemlik olacağından korkuyorum. Ben oğlumu ateşe atamam.”

     Fudayl b. İyad der ki: “Mertliğin, adam olmanın başlıca alametleri şunlardır: Ana-babaya iyi bakmak, akrabalara bağlılık, dostlara iyilik etmek, aileye, çocuklara ve hizmetçilere karşı iyi huylu olmak, dine bağlı olmak, helal kazançtan şaşmamak, geçimden arta kalan maldan sadaka vermek, dili tutmak, kendi işi ile meşgul olmak, boşu boşuna gevezelik edilen yerlerden uzak durmak.”

     Peygamberimiz (SAV) şöyle buyuruyor: “Şu dört şey saadetin başlıca sebepleridir: Saliha bir kadına sahip olmak, Hayırlı evlat, Salih dostlarla düşüp kalkmak, Geçimini kendi beldesinde sağlayabilmek.”

     Yezid-i Rekkaşi’nin bildirdiğine göre Enes b.Malik (RA) şöyle demiştir: “Şu yedi şeyi işleyen kimse öldükten sonra da sevap kazanmaya devam eder:

     1-) Kim bir mescit yaparsa orada bir kişi bile namaz kıldığı müddetçe sevap kazanmaya devam eder.

     2-) Kim bir dere yatağı açarsa bu yataktan akan sudan içenler bulundukça sevap kazanmaya devam eder.

     3-) Kim titiz bir şekilde Kur’an yazarsa o Kur’an okunduğu müddetçe sevap kazanmaya devam eder.

     4-) Kim bir kuyu kazıp su çıkarırsa o kuyu durduğu sürece sevap kazanmaya devam eder.

     5-) Kim bir ağaç dikerse o ağacın meyvesinden insanlar veya kuşlar yediği müddetçe sevap kazanmaya devam eder.

     6-) Kim başkasına bir şey öğretirse bu bilgiden faydalanıldığı sürece sevap kazanmaya devam eder.

     7-) Kim geride kendisi için Allah’tan af dileyen, arkasından dua eden bir evlat bırakırsa sevap kazanmaya devam eder.”

     Yani, eğer insan geride Salih bir evlat bırakarak ölürse, ona Kur’an okumayı ve gerekli diğer bilgileri öğretmiş bulunursa, evladının kazanacağı sevap kadar sevap kazanır ve evladın sevabında da bu yüzden bir azalma olmaz. Buna karşılık evladına Kur’an öğretmediği gibi, ona kötülüğün yollarını öğreten baba da oğlunun gireceği günahlar yüzünden aynen onun kadar vebale girer ve bu yüzden oğlunun kazanacağı vebal yükünde her hangi bir eksilme meydana gelmez.

 

 

KAYNAK : EBUL LEYS SEMERKANDİ          TERCÜME : YAMAN ARIKAN


Yorumlar - Yorum Yaz
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.222232.3513
Euro35.110935.2516
Saat