• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi4
Bugün Toplam135
Toplam Ziyaret5142534
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları
Arif Karabacak
arif-karabacak10@hotmail.com
RAMAZAN ORUCUNUN KUR’AN’I ANLAMADAKİ ROLÜ, VE KADİR GECESİ
03/08/2013

RAMAZAN ORUCUNUN KUR’AN’I ANLAMADAKİ ROLÜ, VE KADİR GECESİ

 

Geçen sene ramazan ayı başında Ömer Tuğrul Hocaefendi,  bir röportajında, Ramazan orucunun Ramazan ayına tahsis edilmesinin Kuran-ı  Kerimle ilgili özel bir sebebi olsa gerektir, bunu araştırmacılar araştırılmalıdır diyor. Geçen sene Ramazan ayı boyunca bu konuyu düşündüm ve ramazan bayramı sohbetimi de bu konuya ayırdım. Hakikaten oruç ibadeti, niçin zilkade, zilhicce, safer veya recep, şaban ayına değil de Ramazana tahsis edilmiş. Bu da sorumu şimdi, bunun cevabı basit denilebilir. Zira Bakara 185. ci ayettte bunun sebebi açık:

شَهْرُ رَمَضَانَ الَّذٖى اُنْزِلَ فٖيهِ الْقُرْاٰنُ هُدًى لِلنَّاسِ وَبَيِّنَاتٍ مِنَ الْهُدٰى وَالْفُرْقَانِ فَمَنْ شَهِدَ مِنْكُمُ الشَّهْرَ فَلْيَصُمْهُ

Bakara-185: (Orucun tutulacağı O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur'an'ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa, onu oruçla geçirsin....

Ayette emir açık.  Peki bu kadar mı? C. Allah Ramazan ayında oruç tutmayı emrediyor, gerekçe veya sebeb olarak, o ayda Kur’anın nazil omasını gösteriyor, ve Kur’anın tefrik etme özelliğinden bahsediyor. Bakaranın ilk ayteine bakalım.

ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَ فٖيهِ هُدًى لِلْمُتَّقٖينَ

Bakara-2: Bu kitapta şüphe yoktur ki, takva sahipleri için hidayet rehberidir.

Orucu farz kılan ayete bakalım:

يَا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا كُتِبَ عَلَيْكُمُ الصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى الَّذٖينَ مِنْ قَبْلِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ

Bakara-183: Ey iman edenler!  oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı ki, takva sahibi olasınız.

Bu ayetin sonunda, teşküruun, tüflihuun, türhamuun gibi ifadeler yerine tetteguun ifadesinin kullanılması, takvaya dikkat çekilmesi, önemli.  Zira, önceki ayettte, Kur’anı takva sahipleri anlar denilirken, burda,  oruç sizi takva sahibi yapar deniliyor. Yani oruç takvayı, takva da  Kur’anı anlamayı intac ediyor.

Şu ayetlere dikkat edelim şimdi:

فَاِذَا قَرَاْتَ الْقُرْاٰنَ فَاسْتَعِذْ بِاللّٰهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجٖيمِ

Nahl-98: Kur'an okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın.

لَا يَمَسُّهُ اِلَّا الْمُطَهَّرُونَ

Vakıa-..79..: O, elbette değerli bir Kur'an'dır. Korunmuş bir kitaptadır. Ona, ancak tertemiz olanlar dokunabilir. Âlemlerin Rabb'inden indirilmedir.

Bu iki ayet, konumuz bağlamında şu açıdan önemli.   iman etmeyen, Kur2anı okumasın, şeytanın tasallutu altında olan, şeytandan sıyrılmayan Kur’anı okumasın.  Tertemiz,  imanlı bir kalple Kur’an okunsun. Zira bu Kur’an imansız adamın elinde insanlığın zararına çevrilebilir. Kur’an okuya okuya ateizme geçtiğini söyleyen sabık müftüyü hatırlayalım. Ve sure-i İsradaki şu ayete bakalım:

وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْاٰنِ مَا هُوَ شِفَاءٌ وَرَحْمَةٌ لِلْمُؤْمِنٖينَ وَلَا يَزٖيدُ الظَّالِمٖينَ اِلَّا خَسَارًا

İsra-82: Biz Kur'an'dan, mü'minler için şifa ve rahmet olacak şeyler indiriyoruz. Zalimlerin ise Kur'an, ancak zararını artırır.

وَاِذَا قَرَاْتَ الْقُرْاٰنَ جَعَلْنَا بَيْنَكَ وَبَيْنَ الَّذٖينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِالْاٰخِرَةِ حِجَابًا مَسْتُورًا
İsra-45-47: Kur'an okuduğunda, seninle ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz. Kur'an'ı anlamamaları için kalpleri üzerine perdeler, kulaklarına da ağırlık koyarız. Kur'an'da (ibadete lâyık ilâh olarak) sadece Rabbini andığın zaman arkalarına dönüp kaçarlar. Onlar seni dinlerlerken hangi maksatla dinlediklerini, kendi aralarında konuşurlarken de o zalimlerin, "Siz ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz" dediklerini çok iyi biliyoruz.

Sure-i İsradaki bu ayetler, kafirin             Kur’an okumasının kafire daha da zarar verdiğini, isanın Kur’andan istifade edebilmesi için iman nazarıyla, temiz bir kalple onu okuması gerektiğini, hatta kafirin kafir iken bu ilahi vahyi duymasının, Kur’ana zulüm olduğu gibi manaları çıkarabiliriz. 

İşte oruç ibadeti bizi Kuranla mülaki olabilecek bir duruluğa, tezkiye ve temizlenmeye, Kur’anı anlayacak akl-ı selime hazırlıyor. Zira dünyadan el-etek çektirerek, bizi adeta melekleştiriyor. Kavga, yok, gadabiyet yok, yeme , içme yok, melekleşme var. İşte bu melekleşme, bizi Kur’ana hazırlamak için. Niçin? Niçin? Niçin? İlk vahiy nerde geldi?. Mağarada, inzivada.  Dünyadan el-etek çekmişken geldi. Niçin, Şamda, Yemende ticaret yaparken gelmiyor vahiy de, mağarada inzivada geliyor. Zira inziva Efendimizin  (SAV) aklını,  kalbini, vicdanını vahye hazır  ve açık hale getirdi. Ticaret yaparken, kafada binbir hesap-kitap varken, o akle vahiy tenezzül eder mi? İşte Peygamber Efendimize ilk vahiy nasıl, inzivada, arınmış ve durulmuş halde gediyse,  oruç ibadetiyle de,  biz müminlere ,  Kur’anı daha iyi anlayabilecek bir zemin hazırlanıyor aslında. Zira  Ramazan, yakmak, ayakların kumda yanması demektir. Oruçla nefis yakılarak temzileniyor. Başka bir mana, sonbahar yağmuru anlamında ki, yazdan kalma pislikleri temizler.  Başka anlamı, klıç bileyen taşdan çarka ramiz deniliyor. Yani ramazan mü’mini adeta bilemektedir.  Oruçun arapçası savm. Durmank demekdir. Mesela at sıyam yapıyor denildiği  zaman,  at hiçbirşey yapmadan , sadece duruyor anlamına geliyor. Yine savm, bir işten el çekme, işi gücü bırakma, kendini tutma, gibi anlamlara geliyor. Bu durmak ve hareketsizlik, insanın durulmasını sağlıyor.  Durmak, vakfedir. İtikaf vakfedir. Namaza durmak, oruç tutmak, vakfeye durmak, durmak, durmak, durmak. Hayatı durdurmak. Bu durmak algıyı leştiriyor. Yuvarlanan taşta ot bitmez der Şirazlı Sadi. Sabit taşta ağçalar görürsünüz  halbuki. Haccdaki vakfe de itikaftır. Ramazanın son on günündeki itikaf da vakfedir. Namaza durmak da vakfedir. Oruç tutmak da vakfedir. Vakfe nedir? Vakfe vakıf olmak demektir. Künhüne, derununa, gizli manasına vakıf olmak, iyice anlamak demektir.

İlk ayete dönelim şimdi. Biz Kur’anı Ramazanda indirdik. O Kur’an tefrik edicidir. Siz de O Kuranın geldiği ayda oruç tutunki,  o ayda inen Kur’ana vakıf olun,  o Kur’andan hidayet bulun, o Kur’an gibi iyiyi kötüğü tefrik edin, anlayın onu, anlayın şunu.....

Beizüzzamnın eseri, hapishanelerde yazılmıştır. Dervezenin Tefsiru-l Hadisi hapishanede yazılmıştır. Bir çok şair ,edip hapishanelerde, edip ve şair olmuştur. Zira hapishane zorunlu inziva hayatıdır. Yılda bir yaşadığımız Ramazan ayı da bizim gönüllü ve açık hapishanemiz. Gönüllü inzivamız ve itikafımız ve vakfemzidir. Durmamız, duruşumuzdur. Allaha ayna olmak istidadında olan insan, sanbit  durmazsa yansıtamaz. Hareketli ayine birşey göztermez. Aynanaın sabit  olması lazım ki, kensine yansıyanı göstersin.

Kadir Gecesne gelecek olursak:

Kadir gecesi Kur’anın doğum tarihidir ve Kadir suresi de Kuranın doğumunu anlatmaktadır. Bu Kur’an 610 yılında doğmuş, doğduğu gece, Kadir gecesi olmuştur. Yoksa Kuran önceden varolan bir Kadir gecesinde doğmuş değildir. Çocuğumuzun doğum gününü kutlarız bazen. Çocuğumuzun doğum tarihi mi önemlidir. Çocuğumuz mu önelidir. Çocuğumuz yaşamaktaysa  ve onu doyasıya sevip ilgileniyorsak, deliye hergün bayram. Çocuğumuzu sadece doğum gününde mi seviyoruz?  Bizim mesleğimizi yapan  muhterem dostlarımız.  Kendimize şu sorunun cevabını dürüst olarak veremedikten sonra, cemaatimize anlatacağımız herşey havada kalacaktır. Kadr suresindeki, Meleklerin  Cebrail as. eşliğinde,  fecre kadar inmesi her sene yaşanmakta mıdır, yokda 610,  27 Ramazanında yaşanan olayı mı anlatmaktadır? Buna net cevabımız yoksa, eğitimi olmayan, eğitmekle  sorumlu oldğumuz cemaatimizin duygusal beklentilerini karşılamaya yönelik, açıklama ve uygulamalarla Kadir Gecesini savsaklayacağız ve kendimizi ve cematimizi kandırmaya devam edeceğiz demektir.

NOT: Yukarıda yazmaya çalıştığım konuyu, geçen sene ramazan bayramı sohbetinde daha detaylı anlatmaya çalıştım. İzlemek isteyen dostlarımız için linkini paylaşalım:

http://www.youtube.com/watch?v=XltRszB4WO4

http://www.youtube.com/watch?v=AXLKtG_pL7g

Arif KARABACAK

VALENTİGNEY DİN GÖREVLİSİ

 



14789 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Din Hizmetlerinde Verimlilik-Vaaz ve Hutbeler - 22/05/2014
Din Hizmetlerinde Verimlilik-Vaaz ve Hutbeler
BENİ FRANSA’YA GETİREN NEHİR - 26/05/2013
Benim çocukluğumda bizim evin önünden bir dere geçerdi. Bazı mevsimlerde sürekli akar, bazı mevsimlerde azalır, bazı mevsimlerde de tamamen kesilirdi. Yoğun yağmur yağdığında, aniden derenin suyu çoğalır, ben eve kaçardım ve pencereden dereyi izlerd
KENDİSİNE AYAKBAĞI OLAN İNSAN - 26/05/2013
Bendeniz müsadenizle, kendi alanımla ilgili olarak, o arkadaşımızın dediğinin bir adım ilerisini söyleyeyim. İslam dininin özelde Avrupa, genelde dünya ölçeğinde, hüsn-ü kabul görmesinin ve yabancı toplumlara ulaşmasının önünde bir sürü etken var
SİVİL DİN, SİVİL DİNDARLIK, SİVİL DİN ADAMI - 26/05/2013
Arkamdan yürüme, sana liderlik yapmayabilirim. Önümde yürüme, seni takip etmeyebilirim. Yanımda yürü, arkadaşın olabilirim. Kızılderili Atasözü
2010 DÜNYA KUPASI VE TAKIM OYUNU - 26/05/2013
Modern dünyada, Amerika ve Avrupa’da, bireysel davranarak bir iş yapılamaz. Ticari anlamda da yapılamaz, sosyolojik-kültürel anlamda da yapılamaz. Dev araba firmaları birleşerek büyümeye gidiyorlar
EURO-İSLAM ?! - 26/05/2013
Bir Sibirya kurdunu alıp Afrika’ya bırakmışlar. Üç nesil sonra, beyaz sibirya kurdu, boz renkli Afrika kurduna dönüşmüş.
GÜLE ÇIKTIM GÜLMEDİM GÜLDEN DÜŞTÜM ÖLMEDİM - 26/05/2013
Nazım hikmet 1953te rusyada yazdığı vasiyet adlı şiirinde şöyle der : ‘’……. Anadolu'da bir köy mezarlığına gömün beni. …… Traktörlerle türküler geçsin altbaşından mezarlığın, ‘’
KUTLU DOĞUM HAFTASI ÜZERİNE BAZI DÜŞÜNCELER - 26/05/2013
Yurtdışı görevine gelmeden önce, Ankara İlahiyat Fakültesinden bir sayın hocamızı ziyaret etmiştim. Sohbet sırasında söz Kutlu Doğuma gelince, sayın hocamız, ‘’bu Kutlu Doğum haftası Hıristiyanlara özenmektir, İslamiyetin Hıristiyanlaşmasıdır ve
MEVLANA’NIN HİKAYELERİ : BİZİM HİKAYEMİZ - 26/05/2013
Mevlana hazretleri hikayenin sonunda, taşı gediğine koyarak, insana ibret verir. Hikayeden kendi payına çıkarması gerektiği dersi nazara verir. Bazan da hikayenin sonunda bişey demez, başka şeyler anlatmaya devam eder.
 Devamı
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.429932.5599
Euro34.801134.9406
Saat