• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi5
Bugün Toplam1325
Toplam Ziyaret5152766
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları
Mehmet Sönmezoğlu
mehmetsonmezoglu@hotmail.com
Doğru ve Güvenilir Olmanın Önemi
29/03/2013

Yüce dinimiz İslam’ın, insanlar arasında karşılıklı güveni sağlamak, toplumun huzur ve mutluluk içinde devamını temin etmek için ortaya koyduğu en önemli ahlâkî değerlerden birisi de doğruluktur. İslâm ahlâkında olduğu gibi, evrensel ahlâk anlayışında da doğruluk ve güvenilirlik, insan onurunun ve huzurlu bir toplum düzeninin vazgeçilmez şartlarından biridir. Çünkü doğruluk; gerek fert, gerekse toplum için zorunlu olan bütün ahlâkî nitelikleri kendinde toplamaktadır.

 

Doğruluk; insanın inancında, özünde, sözünde, niyetinde, sözleşmelerinde, ticaretinde kısaca bütün fiil ve davranışlarında doğru, dürüst, hakkı gözetir, âdil, ihlâslı ve samimi olma hâlidir. Hile, yalan, batıl, ikiyüzlülük, riya ve sahtekârlığın zıddıdır. Doğruluk kavramı, Kur’an ve sünnette sıdk, ihlâs, istikâmet ve hak kavramları ile ifade edilmiştir.(Dini Kavramlar Sözlüğü, DİB. Yay.  Sh.127) Doğruluğu ifade eden kelimeler Kur’an-ı Kerim’de son derece yaygın olarak geçmektedir.

 

Kur’an-ı Kerim, doğruluğun Allah’ın sıfatlarından olduğunu bildirmektedir: “… Allah’tan daha doğru sözlü kim olabilir?” (Nisâ, 4/87, 122)

 

Ayet-i kerimelerde Kur’an-ı Kerim’in bir isminin de “Sıdk” yani doğruluk olduğu haber verilmektedir: “Kim, Allah’a karşı yalan uyduran ve kendisine geldiğinde, doğruyu (Kur’an’ı) yalanlayandan daha zalimdir? Cehennemde kafirler için kalacak bir yer mi yok? Dosdoğru olan (Kur’an)’ı getiren ile onu tasdik edenler var ya, işte onlar Allah’a karşı gelmekten sakınanlardır.” (Zümer, 39/32-33)

 

Yüce Allah’ın insanlığa yol gösterici olarak gönderdiği Peygamberlerin en başta gelen özelliklerinden birisi de doğruluktur. Çünkü doğru söylemeyen bir peygambere insanların güvenmesi, onun söylediklerine ve getirdiklerine inanması beklenemez. Nitekim Allah’ın elçilerinden hiç birisinin doğruluktan ayrıldığı, yalan söylediği görülmemiştir. Kur’an-ı Kerim bu gerçeği şöyle teyit etmektedir:  “…Peygamberler doğru söylemişler, derler.” (Yâsin, 36/52) “Kitapta İbrahim’i de an. Gerçekten o, son derece dürüst bir kimse, bir peygamber idi.” (Meryem, 19/41)

 

Bilhassa Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in en önemli özelliği doğruluğu ve güvenilir oluşu idi. Mekkelilerin, O’nun yalan söylemeyeceğine, kimseyi aldatmayacağına, hiçbir şekilde hile ve haksızlık yapmayacağına dair güvenleri tamdı. Bu yüzden henüz peygamberlik görevi verilmeden önce Hz. Peygamber (s.a.s)’e, “el-Emin” diye hitap etmişlerdir.

 

Müslümanları diğer insanlardan farklı kılan en mühim özellikleri doğruluk ve dürüstlükleri ile her konuda güvenilir olmalarıdır.  Kur’an-ı Kerim, Allah’a iman edip, doğruluğu hayatına düstur edinen mü’minleri cennetle müjdelemiştir: “Şüphesiz “Rabbimiz Allah’tır” deyip de, sonra dosdoğru olanlar var ya, onların üzerine akın akın melekler iner ve derler ki: “Korkmayın, üzülmeyin, size (dünyada iken) vadedilmekte olan cennetle sevinin!” (Fussilet, 41/30-31)

 

Doğruluk, mü’minlerin hayatın her anında uymaları gereken yüksek ahlâkî değerlerden biridir. Bunun için Allahu Teâlâ, Resûlüne ve O’nun yolunda olan tüm Müslümanlara, “Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar...” (Hûd, 11/112) buyurarak hayatın her alanında tam anlamıyla doğruluğu emretmiş, Peygamber (s.a.s.) de bu ayetin kendisini ihtiyarlattığını haber vermiştir.

 

Hz. Peygamber (s.a.s.), doğruluğun önemini şöyle belirtmiştir: “Size doğru olmanızı emrederim. Çünkü doğruluk iyi olmaya, iyilik de cennete götürür. İnsan doğrulukta sebat ederek nihayet Allah katında ‘sıddîk’ (doğru) diye yazılır. Sizi yalan söylemekten de menederim. Çünkü yalan kötülük işlemeye, kötülük de cehenneme götürür. İnsan yalan söyleye söyleye sonunda Allah katında ‘kezzâb’ (yalancı) diye yazılır.” (Buhârî, Edeb, 69; Müslim, Birr, 103-105) Peygamber Efendimiz (s.a.s.), kendisinden güzel bir nasihat isteyen kişiye, “Allah’a inandım de, sonra da dosdoğru ol” (Müslim, Îmân, 13) buyurarak doğruluğun her türlü hayır ve iyiliğin kaynağı olduğunu bildirmiştir.

 

O halde, Yüce Rabbimizin emrettiği, Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.)’in de örnek olarak gösterdiği gibi; özümüzde, sözümüzde, ticaretimizde kısaca bütün davranışlarımızda dürüst, güvenilir ve dosdoğru olmaya çalışmalıyız. 



5722 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Helal Haram Bilinci - 04/12/2014
Helal Haram Bilinci
Riyanın Zararları - 04/12/2014
Riyanın Zararları
Allah Cömertleri Sever - 06/11/2014
Allah Cömertleri Sever
Allah’ın ayı Muharrem - 24/10/2014
Allah’ın ayı Muharrem
Hz. Peygamber ve Gençlik - 16/10/2014
Hz. Peygamber ve Gençlik
Kurban Bayramı'nda Dini Görevlerimiz - 02/10/2014
Kurban Bayramı'nda Dini Görevlerimiz
Kurban Allah'a Yaklaşmaktır - 19/09/2014
Kurban Allah'a Yaklaşmaktır
Allah Zalimleri Sevmez - 08/08/2014
Allah Zalimleri Sevmez
Ramazan Bayramı - 28/07/2014
Ramazan Bayramı
 Devamı
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.184732.3137
Euro34.646634.7854
Saat