• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/vaazdokumanlari/
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905321561576
  • https://www.twitter.com/@vaazsitesi
Üyelik Girişi
Vaaz Kategorileri
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi11
Bugün Toplam235
Toplam Ziyaret5151676
Site Haritası
Takvim
Vaaz Dokumanları
Mehmet Sönmezoğlu
mehmetsonmezoglu@hotmail.com
Kardeşlik Zamanı
24/07/2014

Yüce Allah Kur’an’da, “Mü’minler ancak kardeştirler”(Hucurât, 49/10) ayetiyle bütün mü’minlerin kardeş olduklarını ilan etmiştir. Temelinde tevhid akidesi bulunan yani imana dayalı bu kardeşlik nesep ve kan kardeşliğinden daha sağlam, daha önemli ve önceliklidir. Buna göre dünyanın neresinde ve hangi devirde yaşamış olurlarsa olsunlar, dilleri, renkleri, ırkları ne olursa olsun bütün mü’minler birbirleriyle kardeştirler.

 

Kur’an’da ayrıca mü’minler arasındaki bu kardeşliğin Allah’ın nimeti olduğu vurgulanarak, birlik ve beraberlik içinde olmaları, parçalanıp bölünmekten sakınmaları emredilmektedir. (Âl-i İmrân, 3/103)MüslümanlarKur’an ve sünnetin ışığında birlik ve beraberliklerini korudukları müddetçe huzur içinde yaşamışlardır. Kardeşlik hukukunun zayıfladığı, birlik ve beraberlikten uzaklaştıkları dönemlerde ise güç ve kuvvetlerini yitirmişler, çeşitli zorluk ve sıkıntılarla karşı karşıya kalmışlardır.

 

Din kardeşliği hukuku mü’minlere karşılıklı hak ve sorumluluklar yüklemektedir. Buna göre mü’minlerin birbirlerini sevip, saymaları, birbirlerinin haklarına saygı duymaları, dertlerine ortak olmaları, sevinçlerini paylaşmaları bir kardeşlik görevidir.

 

İslam’ın mü’minler arasında tesis etmeyi hedeflediği kardeşlik sıradan bir birliktelik değil temelinde iman olan, karşılıklı sevgi, yardımlaşma ve dayanışmanın esas olduğu en üst seviyede bir kardeşliktir.İslam kardeşliğinin temelinde tevhid akidesi yani iman vardır, çünkü Kur’an ancak mü’minlerin kardeş olduklarını ilan etmiştir. (Hucurât, 49/10)İmana dayalı bu kardeşlik nesep ve kan kardeşliğinden daha sağlam, daha önemli ve önceliklidir.

 

İnsanı cennete götürecek derecede kâmil bir imana sahip olabilmek için mü’minin din kardeşini sevmesi şart koşulmuştur. Nitekim bir hadis-i şerifte, “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız...”(Müslim, İman, 93) İnsanın ebedî kurtuluşa erebilmesi için imanın, iman etmiş olmak için demü’minkardeşini sevmesinin olmazsa olmaz bir şart olarak görülmesimü’minler arası ilişkilerde sevginin önemini açık bir şekilde ortaya koymaktadır.Bundan dolayı mü’minlerin birbirlerini sırf Allah rızası için sevmeleri gerekir. Hz. Peygamber (s.a.s.) birbirlerini Allah için sevenlerin hiçbir gölgenin olmadığı kıyamet gününde Allah’ın gölgesinde gölgeleneceklerini müjdelemiştir.(Buharî, Rikak, 24; Müslim, Zekât, 30; Tirmizi, Zühd, 53)

 

Din kardeşine duyulan sevgi beraberinde sorumluluğu da getirmektedir. Bu nedenle Müslümanın din kardeşleriyle yakından ilgilenmeli, sıkıntılı zamanlarındaonlarınyanlarında olmalı ve dertleriyle dertlenmelidir. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s.),“Müslümanların derdini dert edinmeyen onlardan değildir”(Hâkim, IV, 352)buyurarak busorumluluğa işaret etmiştir. Bu nedenle mü’min asla bencil ve neme lazımcı olamaz. Bilakis o son derece diğergamdır, onun yüreği din kardeşlerine karşı şefkat ve merhamet hisleriyle dopdoludur.

 

Hz. Peygamber (s.a.s.),mü’minlerin birbirlerine karşı nasıl bir tavır sergilemeleri gerektiğini şöyle açıklamıştır: “Mü’minler birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamette ve korumakta bir vücut gibidir. Ondan bir organ rahatsız olduğunda, diğer organlar da onunla birlikte ateşlenir, uykusuz kalır.” (Buharî, Edeb, 27; Müslim, Birr, 66)

 

Bu hadis-i şerifin ifadesine göre, zulme ve haksızlığa uğramış, evinden yurdundan kaçmak zorunda kalmış, açlık ve sefaletle boğuşan, olumsuz hayat şartları karşısında ölüm kalım mücadelesi veren Müslümanların acıklı halleri bütün mü’minlerin yüreğini sızlatmalıdır. Sırf inancından dolayı katliamlara maruz kalan, günlerce bombaların, füzelerin hedefi haline gelen savunmasız, masum kadınların, çocukların içler acısı manzaraları tüylerimizi diken diken etmeli; mazlumların ve biçarelerin feryatları uykularımızı kaçırmalıdır. Yine ihtiyaç içinde kıvranan fakir ve yoksulların durumları hepimizi düşündürmelidir.  Lokman Hekim’in oğluna tavsiyesinde “Kardeşlik ihtiyaç halinde belli olur” dediği gibi, din kardeşliği böyle zor zamanlarda kendini göstermelidir.

 

Şimdi kardeşliğimizi gösterme zamanı. Acıları sözde değil özde paylaşma, ta yüreğin derinliklerinde hissetme zamanı. İslam coğrafyası baştanbaşa hep kan, gözyaşı, acı, ızdırap, açlık, yokluk, sefalet ve zulüm içinde. Mazlumların feryadı yeri göğü inletiyor. Kimsesiz, sahipsiz biçareler kendilerine uzanacak bir şefkat eli bekliyor. Şimdi merhameti kuşanıp yetimin başını okşama, mazlumların imdadına koşma ve kimsesizlerin kimsesi olma zamanı…



6014 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Riyanın Zararları - 04/12/2014
Riyanın Zararları
Helal Haram Bilinci - 04/12/2014
Helal Haram Bilinci
Allah Cömertleri Sever - 06/11/2014
Allah Cömertleri Sever
Allah’ın ayı Muharrem - 24/10/2014
Allah’ın ayı Muharrem
Hz. Peygamber ve Gençlik - 16/10/2014
Hz. Peygamber ve Gençlik
Kurban Bayramı'nda Dini Görevlerimiz - 02/10/2014
Kurban Bayramı'nda Dini Görevlerimiz
Kurban Allah'a Yaklaşmaktır - 19/09/2014
Kurban Allah'a Yaklaşmaktır
Allah Zalimleri Sevmez - 08/08/2014
Allah Zalimleri Sevmez
Ramazan Bayramı - 28/07/2014
Ramazan Bayramı
 Devamı
Aydın Gökçe Bey'e Teşekkür
Sitemize Vaaz Ansiklopedisi olarak eklediğim bölüm Aydın Gökçe'nin Almanya'da görevli iken çeşitli kaynaklardan yaptığı vaazları alfabetik sıraya almasıyla oluşmuştur. Kendisine teşekkür ediyorum.
Bu vaazlar ayrıca Dosyalar bölümünde de yer almaktadır. Vehbi Akşit
Vaaz Ansiklopedisi
VAİZLER KÜTÜPHANESİ
Hadislerle İslam
İslam Ansiklopedisi
Kur'ani Site
Hava Durumu
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.201632.3307
Euro34.675034.8139
Saat